FİKİRLERİN BİZE GAREZİ OLABİLİR Mİ?
Yazmak için
bu “fikir” denen şeye muhtacız. Kurmaca bir metin de olsa, bir makale de olsa
önce ne hakkında yazacağımızı bulmamız gerekiyor. Peki, nasıl oluyor bu fikir bulma
işi? Nerede duruyor ki bu fikir denen şey de istediği zaman çıkıp geliyor? Bir yeri
yurdu var mı acaba kendisinin? Ya da bir şey yazmak istediğimizde hemen ona
ulaşabiliyor muyuz?
Hayır! Maalesef hiç öyle olmuyor. Sanırım bize garezleri var çünkü adamı maymun etmeden gelmiyor bu namussuzlar. Bilmiyorum, ben acemi bir yazar olduğum için mi böyle oluyor ama yakalayacağım diye peşinde koşmaktan helak oldum ben bu fikirlerin. Hayır, resmen insanı oynatıyor bunlar canım! Düşünürsün düşünürsün, doğru düzgün bir yerde aklına gelmez, ne zaman otobüse binersin hop geliverir. Ya da tam bulduğunu zannedersin, heyecanlanırsın, “Bunu yazarsam güzel olur” dersin, kağıda dökünce çok affedersiniz bir halta benzemez.
Bunların en sık görüldüğü zamanlardan biri ulaşım aracına bindiğiniz zamandır sevgili okurlar. Sanki bir tanesi, bir köşeden sinsice bizi izleyip, “Dur şu anda durum sakin. Bekleyeyim de metrobüse binsin. Bir elinde çanta olsun, öbürüyle de tutunsun ki hiçbir şekilde yazamasın” diyor. Ben de orada çırpınıyorum bari telefona yazayım diye. Elimi bırakmamla telefon bir yana, ben bir yana, akbil bir yana savruluyoruz ya köşesinden izleyip, eğleniyordur terbiyesiz!
Hayır! Maalesef hiç öyle olmuyor. Sanırım bize garezleri var çünkü adamı maymun etmeden gelmiyor bu namussuzlar. Bilmiyorum, ben acemi bir yazar olduğum için mi böyle oluyor ama yakalayacağım diye peşinde koşmaktan helak oldum ben bu fikirlerin. Hayır, resmen insanı oynatıyor bunlar canım! Düşünürsün düşünürsün, doğru düzgün bir yerde aklına gelmez, ne zaman otobüse binersin hop geliverir. Ya da tam bulduğunu zannedersin, heyecanlanırsın, “Bunu yazarsam güzel olur” dersin, kağıda dökünce çok affedersiniz bir halta benzemez.
Bunların en sık görüldüğü zamanlardan biri ulaşım aracına bindiğiniz zamandır sevgili okurlar. Sanki bir tanesi, bir köşeden sinsice bizi izleyip, “Dur şu anda durum sakin. Bekleyeyim de metrobüse binsin. Bir elinde çanta olsun, öbürüyle de tutunsun ki hiçbir şekilde yazamasın” diyor. Ben de orada çırpınıyorum bari telefona yazayım diye. Elimi bırakmamla telefon bir yana, ben bir yana, akbil bir yana savruluyoruz ya köşesinden izleyip, eğleniyordur terbiyesiz!
İkincisi
ise gecedir. Siz yorgunluktan bitap bir halde, gözler kızarmış şekilde yatağa
uzanırsınız. Tam uyumak üzereyken hop aklınıza bir şey gelir. Haydi bakalım!
Kalk da yaz şimdi. Bütün gün durdun da, benim yatmamı mı bekledin? Bir tane
yazar anlatmıştı; Yanında not defteri olmadığı için adamcağız yataktan kalkıp, duvara
yazmış. E tabi sonra da eşiyle kavga etmiş. Adamın yuvasını da yıkar bunlar. Yazıktır,
günahtır!
TAKTİKLER
Evet,
sevgili okurlar. Şimdi size bu fikir denen yılanlara karşı uygulayabileceğiniz taktiklerden
bahsedeceğim. Görsünler bakalım kimi oynatıyormuş! Çok sevdiğim bir yazar olan Ray
Bradbury’nin, “Yaratıcı Yazarlık” isimli kitabında bu konuda güzel tüyolar
veriyor. Sizin için onları özetliyorum;
1)”Cool”
takılın
Malumunuz
bazen bir fikri yakalayacağım derken peşinden Mirkelam gibi koşuyoruz. İşte kendimizi
böyle yakaladığınız anda hemen duruyoruz. Yani öyle fikir gelmezse ölecekmiş
gibi davranmıyoruz. Ray Bradbury, “Kendime düşünme yasağı koydum” diyordu.
Durup da düşünmeyecekmişiz. O fikre, “Gelmezsen gelme” mesajını vermemiz
gerekiyormuş. Bakın nasıl afallayacak o zaman. Peşinden koşmadığımızı görünce
çok şaşıracak. Merak edip, kendi gelecek. O gelmezse başka fikir gelir canım! Biraz
hadlerini bildirelim şunlara.
2) Küçük
Notlar Alın
Biz dursak
da bilinçaltımız sürekli kayıt halinde. Birden bire zihnimize gelen kelimeleri,
saçma da olsa hemen yazmak gerekiyor. Sonradan birleşiyorlarmış. Yazar, “Her
gün küçük küçük onlarca not aldım, sonra onların hepsi bir hikaye oldu”
diyordu.
3)İsteklerinizi
Yazın
“En çok ne
olmasını isterdim”, “En nefret ettiğim şey”, “En çok neyi seviyorum” gibi
soruları kendimize sormak büyük avantaj sağlıyor. Hem kendi duygularımızı
yazmak hikayeyi çok orijinal yapıyor. Örneğin; Çok sinir olduğunuz biri var,
başına ne gelmesini isterdiniz? Ya da bugünün nasıl geçmiş olmasını dilerdiniz?
En çok sahip olmak istediğiniz eşya? Sınırlama yok. Bradybury, zıplayarak
dağları aşabileceği bir spor ayakkabısı olmasını istemiş ve bunun öyküsünü
yazmış mesela.
Ben kitabı çok sevdim. Siz de okumak isterseniz;
Merhaba! :)
YanıtlaSilKitabı not ediyorum, muhtemelen bir gün okuyacağım :) Yazmak kolay bir iş değil zaten, olacak böyle şeyler... Yoksa her istendiğinde fikirler havada uçuşsa, cümleler birbiri ardına su gibi aksa şu anki değeri olur muydu? Okumak bile bu kadar zorken yazmanın da biraz zorlu bir süreç olması gerekir ki öyle zaten :)
Güzel günler dilerim!
Doğru söylüyorsunuz. O zaman değeri kalmazdı.
SilDuvara yazmayı deneyeceğim bir ara :D Buna benzer bir yazı ben de yazmıştım, eğlenerek okudum :)
YanıtlaSilMerak ettim. Okuyacağım:)
SilHahaha, evet ya nerede abuk bir durumdaysak o sırada gelir.
YanıtlaSilYazarın dediklerine katılıyorum. Bloğu ilk açtığım zamanlarda yazamıyorum deyip mola verirdim arada. Ne zaman mola versem o gün beş şey gelir aklıma. Neyse artık akıllandım da yazamıyorum diye blog kapatmaya kalkmıyorum :D
Ben de günlerce düşünmüştüm, "ne yazayım, haydi fikir bul" diye. Ama o zaman hiç olmuyor.
Silakla gelen en güzel fikir ve düşünceleri unutmamak adına küçük notlar almak,benim de çok uyguladığım bir taktik..ilerde çok faydasını görebiliyoz..tabii üşenip yazmamaklık yapmazsak..sonra o fikirler uçup gidebiliyor bu şekilde..
YanıtlaSilKesinlikle. Öyle unuttuğum çok şey oldu.
SilEğlenceli bir kitaba benziyor. Tabi senin anlatımın da oldukça ilgimi çekmesini sağladı :)
YanıtlaSilUzun zamandır otobüse binmiyorum o yüzden bana da hep gece geliyorlar. Sabah yazarım diyorum ve hop sabah hiçbiri yok :)
Hemen unutuluyor:))) O an yazmak gerekiyor
SilKardeş dediklerin çok doğru. Bazen uykunu kaçırtır, bazen aklını:) Kitabı okumak isterim.
YanıtlaSilhahaah aklını da kaçırtır, evet
SilFikirler genelde ya durgunlukta ya da aşırı duygu yoğunluğunda geliyor sanırım. Benimde kafamda ki sesler hiç susmuyor :( Hayırlı kandiller.
YanıtlaSilEvet. Sessizlik de işe yarıyor bazen. Teşekkürler, size de:)
SilOlabilecek en güzel şekilde kaleme alınmış bir yazı daha!.. :) Kaleminize sağlık, efendim.
YanıtlaSilTaktiklere gelince; güzel fikirler! :)
Çok teşekkür ederim:)))
SilMizahi yeteneğinizi harika bir şekilde kullanarak, gülümseterek okuttuğunuz bu yazı için;
SilAsıl ben teşekkürler ederim, efendim! :)
*Yorumda yazım hatası yaptıysam, şimdiden kusura bakmayın, bir anda yayınlayıverdim dikkatlice bakamadan :)
SilEstağfrullah. Yorumlarınız beni mutlu etti.
Silİlham Kedisine Dönüştün İki Saniyede ^.^ Bu Güzel Paylaşım İçin Teşekkürler.
YanıtlaSilRica ederim:)
SilKüçük başlıklar halinde liste yapıyorum.. sonra içlerinden hangisine daha yakın hissediyorsam dugularımı, onunla başlıyorum.. :)
YanıtlaSilAynen. O güzel oluyor. Gerçi liste yapıp, yazmadığım bir sürü şey de var
SilYazmak için okumak gerektiğine çok güzel örnek oldu. Yazar olmak yolunda yürümek isteyenler için iyi bir kitap olabilir. Paylaşım için teşekkürler...
YanıtlaSilBen de çok beğendim kitabı:)
SilHiç sevemediğim kişilikler ve çok sevdiğim kişilikler bana büyük bir kaynak oluyorlar ama kişiselleştirmiyorum hiç bir zaman. Uzun bir süre düşünüyorum ve elimden geldiğince objektif olmaya çalışıyorum ama bazen de beceremiyorum. Rahat olabilmek kolaylık sağlıyor.
YanıtlaSilYazınızı ilgiyle ve büyük bir zevkle okudum. Kitap da gayet güzel. Hoşça kalın.
"Rahat olabilmek" anahtar kelime sanırım. Ne zaman, "Haydi bul" diye kendimi zorlasam olmuyor. Teşekkür ederim. Evet, kitap güzel gerçekten. İyi günler dilerim:)
SilTam uyumak icin yerime yattigim anda geliyor ama önemli olan gelmesi bence yazabilecek durumdaysam hemen telefonu alip yazdiktan sonra duzenlemeleri halledip yayinliyorum,(kucukken yastigimin altina not defteri koyardim) veya uzerinde inceleme gerektiren uzun bir konuysa unutmamak icin aklimda olanlari ve basligini atip taslaklarda bekletiyorum vakti gelince hepsi bi sekilde oluyor. Dedigim gibi yeter ki gelsin o ilham perileri öperim onları😄 ( kediye bayildim 😂)
YanıtlaSilhahah ben de bir kere rüyamda görmüştüm:)) Sonra kalkıp, karanlıkta yazdım. Sabah kalkınca zar zor okudum:D Kedi çok tatlı:)
SilEn azindan bir ip ucu birakmissiniz, hic not etmeyince sabaha hatirlarim mutlaka desende olmuyor 😄
SilYok, o olmuyor. Uçup gidiyor.
SilBen de sürekli yanımda not defteri taşıyorum. Notlar almak hem unutmamı engelliyor hem de kafamın içini düzenliyor.
YanıtlaSilKitap da ilgimi çekti. Keyifli bir anlatımı var sanırım
Kesinlikle okuyun:) Çok keyifli bir kitap
SilAra sıra Mirkelamlaştığım doğrudur. Gelmezsen gelme, çokta fifi. :D
YanıtlaSilYazıyı sevdim. :)
"Bir de sevmediğimiz kişinin başına neler gelsin isteriz?" sorusuna şöyle yanıtlayacağım:
Onu başarısız bir mafya babası yapma planım var.
:D :D :D
ayyyy çok beğendim!!!! Çok orijinal bir fikir!! Çok kıskandım bu fikri:D
Silplanlı olmak gerek bence, yazarken bile neyi yazacaksak doğaçlama olmasının yanında hafiften bir planının da olması başarılı bir sonuç getirir kanımca :D
YanıtlaSilEvet ama baştan aşağı da planlamamk lazım bence:)
Sileğlenceli hoş yazmışsıın :)
YanıtlaSilbi deee baksana şu var ünemlii: iyi yazmak üzerine-william zissner.
bir de terry eagleton var ona da bi bakasıın :)
Onlara da bakacağım:) teşekkürler
SilÖnemli ve faydalı bilgiler içeren bir yazı. Paylaştığınız için teşekkür ederim. Ailenizle güzel bir hafta sonu geçirmeniz dileklerimle..
YanıtlaSilEsen kalın.
Çok teşekkürler. Size de güzel bir hafta sonu dilerim:)
SilBazı kişisel gelişim kitaplarına laf atanları hiç samimi bulmuyorum.Yok neymişte bu kitaplar çocuğa öğütler veriyormuş gibi yazılıyormuşta akılsıza beyni olmayan olarak küçük hor görünüyormuş.Ya kimse sizi zorladı mı ki o nu oku diye ne diye dikkati üstüne çeken maymun 🐒 gibi laf sokmalar.Okursun ordan sonrasında birleştirirsin anladığını ortaya çıkar ne anladığın.
YanıtlaSilKişisel gelişim kitapları bence de faydalı. Belki hepsi değil ama bazıları gerçekten işe yarıyor.
SilBöyle zamanlarda gelen cümlecikleri not almışlığım vardır. Fakat eve gelip okuduğumda hiç beğenmemişimdir. Bunları yok sayıp, rahatımıza bakmalıyız belki de. Şeytan ve nefs insanı boş bulmaya görsün, hemen birşeyler fısıldıyor.
YanıtlaSilİlk fotoğraf çok hoşuma gitti.
Kendini rahat bırakmak en güzeli. Hahah:) Kedicik çok tatlı
SilKitabı çok merak ettim. Bu arada yazın çok hoş olmuş, takibe alıyorum seni :)
YanıtlaSilFikirler havada uçuşuyor. Bazen gelmiyor bazen de geliyor ama yazıya dönüşmez diye düşünüyoruz. Dediğin gibi notlar alıp demlenmesini beklemek ve daha sonra yazıya dönüştürmek mantıklı.
YanıtlaSilAldığım notlar var mesela ama yazıya dönüşemedi. Galiba beklemek gerekiyor.
SilKimi insan doğuştan yetenekli. Bir kelime not etse koca bir hikaye çıkarır. Benim gibilerse önünde binlerce kelime dans etse zor yazar. Ama benim kitabımda da ''pes'' etmek yok:)
YanıtlaSilOlsun canım öyle demeyin. Pes etmek yok. Devam!
SilMaalesef hep uygunsuz zamanda gelir. Ben bir iki not aliyorum hemen yazamayacaksam. Bu sekilde unutmuyorum.
YanıtlaSilBenim tam yatınca geliyor:((
SilSırf aklıma ansızın gelen ve yazamadigim için unuttuğumdan boşa giden fikirlerimi yazmak için minik bir not defteri aldım masanın üstünde duruyor yanında bir kalemle 😊 genelde bu aralar eylulun karnını doyururken geliyor fikirler nedense 😀
YanıtlaSilİyi yapmışsınız. O çok işe yarıyor.
Sil